KARAR:1  
 
Dershanecilik bir ihtiyaçtan doğmuştur. Eğitim sistemindeki sorunların sebebi dershaneler değildir. Hali hazırda YGS-LYS-SBS-KPSS-DGS-ALES-AÖF-YDS gibi onlarca sınav merkezi olarak uygulanmaktadır. Dershaneler , sınav sisteminin ve eğitimdeki eksikliklerin sonucudur. Bu açıdan dershaneleri öncelikle eğitim sistemi eksikliklerini gideren ve eğitime destek olan kurumlar olarak görmek gerekir.
Varlıklı aileler özel ders aldırarak çocuklarını ayrıcalıklı duruma getirirken, orta halli ve altındaki aileler için ise dershaneler umut kapısı olmuştur.
Özellikle  Anadolu'da kısıtlı imkanlara sahip ailelerin çocukları iyi üniversitelere dershanelerde aldığı eğitimle girebilmiştir. Güneydoğu'da dershanelerin ve etüt merkezlerinin yaptığı çalışmalar öğrencilerin çeşitli örgütlerin bünyesine katılmasını azaltmış ve topluma yararlı bireyler haline gelmesini sağlamıştır.
Böylece dershaneler herkese uygun olan alternatifleri sunarak, imkanı olanlar yanında imkanı olmayanlar için de  adil rekabet ortamları hazırlayarak  ve fırsat eşitliğini daha geniş tabana yaymaktadır.
Dünyada dershaneciliğin yasaklandığı hiçbir ülke yoktur. Dershaneler sadece  Türkiye'de  değil dünyanın birçok ülkesinde de vardır.(Fransa,İrlanda,Portekiz,İtalya,Brezilya,Güney Kore,İngiltere,Amerika,Tayvan,Peru, Avusturya gibi).
Ülkemizde son bir yıldır dershanelerin kapatılması yönündeki açıklamalar ve özellikle dershanelerin halkın sırtından haksız  kazanç sağlayan kurumlar gibi gösterilmeye çalışılması kurum sahiplerini ve çalışanlarını ciddi manada yaralamıştır.  Halbuki bu kurumlar ders saatinin yaklaşık 3-4 lira gibi cüzi bir rakamla hizmet vermektedir.
Ülkemizde 3640 dershane ve yaklaşık 1000 etüt merkezinde 100 bin personel çalışmaktadır.Bu kurumlar 4-5 milyar TL arasında ülke ekonomisine büyük katkı sağlamaktadır.Dershanelerin bağlantılı olduğu sektörler  de düşünüldüğünde ekonomiye katkısı daha iyi anlaşılacaktır.
Sokaktaki sade vatandaştan akademik çevrelere; muhalefet partilerinin milletvekili,sözcü ve liderlerinden iktidar partisinin milletvekillerine,önceki milli eğitim bakanlarına, bazı bakanlara ; iş çevrelerinden , pek çok sivil toplum örgütüne ve de Sayın Cumhurbaşkanına kadar toplumun her kesiminden %70'lerle ifade edilen karşı çıkışlara rağmen nedendir bu “Dershaneleri kapatacağım!” ısrarı…
Dershanelerin kapatılması durumunda sadece kurum sahipleri değil birçok sektör, çalışan ve en önemlisi de öğrenciler ciddi zarar görecektir.
Dershanelerin olmadığı ortamda dar ve orta gelirli aileler çocuklarını iyi bir okula yerleştirmek için özel ders aldırmak zorunda kalacaklar ve bu, onlara daha pahalıya mal olacaktır.
Devletin eksikliklerinden kaynaklanan sorunların çözümünde yeni alternatifler üretmeden velinin ve öğrenicinin elindeki tek alternatifi almak doğru ve adil değildir. 
Özel okulların %40 ‘nın boş olduğu bir ülkede dershanelerin özel okula dönüşmesi gerçekle hiç bağdaşmamaktadır.
Dershanelere yıllık 2 bin–3 bin TL ödeyen dar ve orta gelirli  velilerin fiyatları 8-15 bin arasında değişen okullara gönderemeyeceği çok açıktır. Hiçbir aile bireysel özgürlüğü olan destek eğitimini daha pahalıya almak zorunda bırakılmamalıdır.Dershaneler söylenildiği gibi fırsat eşitliğini yok etmez; aksine fırsat eşitliği sağlar.22.11.2013.07
Haber Tarihi : 28/11/2013
Paylaş